Ankara etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ankara etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Haziran 2015 Perşembe

Modern Sabahlar vs. Modern Zamanlar

- Hoşçakalın... - Hoşçakalın... - Hoşçakalın... ... - Günaydın... Ve sessizlik... Muhtemelen en fazla beş saniye sürmüştür. Dinleyen herkese çok daha uzun geldiğine eminim. Belki de birden araya girip ‘şaka la şaka’ diyeceğini bekledi birçok kişi onların. Ben demeyeceklerini biliyordum. Radyoda ‘yayın ölmesi’ diye bir tabir vardır çünkü. Bir saniye, hadi belki iki... Ama daha fazla sessiz olunamaz yayında. Dinleyici yayının gittiğini...

18 Ocak 2015 Pazar

Radyoya Bir Tost, Bir Portakal Suyu!...

Bundan altı yıl öncesiydi. Askerden yeni dönmüştüm, kafalar fena halde karışıktı! Geri geldiğimde daha önceki görevime kaldığım yerden devam etmek üzere holding CEO’su ile sözleştiğimiz Radyo Mydonose’da işler pek de iyi gitmemiş, satılma dedikoduları dolaşmaya başlamıştı. Biraz sert ve acımasız olmasıyla tanınan ama birebir çalıştığımız üç yıllık süre içinde onlarca yıllık eğitimle edineceğimden çok daha fazlasını öğrenmemi sağlamış olan yöneticimle...

14 Şubat 2014 Cuma

“Adam” Olmak!

Yıl 2001. 32. Avrupa Basketbol Şampiyonası Türkiye'de gerçekleştiriliyor. Normalde güreşten ve futboldan başka bir spora ilgi göstermeyen güzel ülkemiz için bu ilginç bir fırsat. Sponsorlar da olayın içine giriyor, Türkiye Garanti’nin ‘12 Dev Adam’ şarkısıyla tanışıyor. Almışız coşkuyu, son derece iyi maçlar çıkartarak ilerliyoruz. Bir önceki şampiyon İspanya bile duramamış karşımızda. Çeyrek finalde rakip Hırvatistan. Son çeyreğe...

26 Nisan 2010 Pazartesi

Lunapark

“Nerede çok fazla ışıltı, nerede göz kamaştıran parlak ışıklar varsa, orada hasıraltı edilen gizler var demektir...” Başkentin tam da merkezi sayılabilecek yerlerden birinde, o büyük resmi binalardan birinin terasında akşam güneşi loşluğunda etrafı izlerken, çoktan geçmişte kalan bu cümle canlandı birden hafızasında... Politik görüşlerinin sertliğiyle dikkat çeken arkadaşı, bir 23 Nisan akşamında meclis binasının bahçesinde arka arkaya patlayan...

24 Kasım 2009 Salı

Eymir

(Ankara The Best, Yaz-Sonbahar 2009 sayısından...) Başkentin en yükseklerinde, yeni yeni oluşmaya başlayan o yüksek evlerden birinin modern terasında, gözlerini ışıldatan şehrin gece ışıklarını süzüyordu sessizce… Gözlerinin parlaması ıslaklığındandı aslında. Kimileri o eşsiz yeşilini ortaya çıkarırken damlaların, kimisi yanaklarına doğru ilerleyen rimel izleri bırakmıştı. Kim bilir kaçıncı kez bozuyordu “artık ne olursa olsun ağlamayacağım” yeminini....

23 Ağustos 2006 Çarşamba

Kuğulu'yu Korurken...

Portakal Çiçeği'nde otururken en büyük keyiflerimizden biriydi; Pazar sabahları erken saatte Kuğulu Park'a gidilir, banklara oturulur, taze simit ya da önceden ayarlanmış bir paket bulgur kuşlara ikram edilirdi... Önceleri ürkek ürkek kenardan seyredenler, bir süre sonra ellerinizden yemeye başlarlar, siz de mest olurdunuz... Şimdilerde Kuğulu Park yol çalışmalarıyla gündemde... Ahkam kesmeyi, bilmediği ya da emin olmadığı konularda atıp tutmayı...