6 Ekim 2006 Cuma

Bodrum Bodrum

Hayatım boyunca hiçbir yaz bu kadar çok yer dolaşıp, bu kadar tatile hasret kalmamıştım!... Gitmediğim yer kalmadı, ama yorgunluktan ölmek üzereyim; sadece birkaç günlüğüne kaçmak için fırsat kolluyorum, olmuyor, olamıyor...
Geride kalan haftasonu Bodrum'daydım... Birçok zaman olduğu gibi Gökmen, ben ve yol arkadaşımız Transporter, Cuma'dan yola çıktık. Tarihe geçecek heyecenalı bir yolculuktu... Denizli civarlarında Bodrum'a yönelmek üzereyken İzmir'deki yoğun yağmur haberi, vericilerin bulunduğu Teleferik'e yıldırım düşmesi, yayının durması, bizim bir anda güzergah değiştirmemiz, vs... Uzun zamandır ilk defa bir organizasyona koşturmadan, rahatça gidebileceğimizi hesaplarken, hatta iftarı nerede yapsak ki fantezileri kurarken ancak sabaha karşı saat 4'te Bodrum'a inebilmemiz...

Bodrum'da Marina Yacht Club'da Famous Cup'ın sponsoruyduk, yani neredeyse 2 tam gün boyunca Marina ve civarında yaşadık:) Marina'nın muhteşem yemeklerini sadece izlemekle yetinmek üzücüydü tabi (Ramazan ve oruç münasebetiyle), ama Nazlı'dan sözler aldığımıza göre bunun devamı gelecek:)

Hazır yeri gelmişken, ve hazır bu kadar ünlüyü birarada bulmuşken, birer küçük cümleyle magazin dünyasından son haberleri verelim:
Aysun Kayacı zannedildiğinden kısa boylu, ve hatta göbeği bile var!!! Ama sahneye çıktığı anda ya da poz verirken gerçekten devleşiyor, bravo!.. Ebru Güzel hayatım boyunca gördüğüm en rahatsız edici "celebrity"lerden biri... Sertab Erener ufacık tefecik, ama -daha önce de aynı şeyleri düşünüyordum- son derece pozitif ve sıcakkanlı, Demir Demirkan'a saygı duyduk, o kadar genç kız hayranı olması boşuna değil... Fatih Ürek aynen Fatih Ürek(!), Levent Yüksel tamamen kendi halinde bir adam (Levent ve Demir'in yanyana geldikleri ve gazetelere yansıyan buluşmalarında arka tarafta beni de görebilirsiniz:) ), Berna Laçin -benim için- tam hayal kırıklığı, neredeyse benim kadar kilolu!!!... Ve merakla beklenen isim; Ozan Orhon gerçekten abartmış, bu kadar zayıflamak iyi değil... Dahası da var, ama bu kadarı şimdilik yetsin...

Bir de, Ali Poyrazoğlu'nun muhteşem bir seminer/gösterisi var iş hayatı, ekip ruhu ve liderlik üzerine... İnsan neredeyse tüm hayatını bir kez daha gözden geçirme gereği duyuyor ve adeta arınıyor, temizleniyor... Bir şekilde karşınıza çıkarsa, sakın kayıtsız kalmayın Ali Poyrazoğlu'nun bu "etkinliği"ne...

Son olarak Alisa ve Arsevi'ye de buradan selam göndermeden olmaz; onlar oradaki işlerimiz kolaylaştırmak için ellerinden geleni yaptılar, hatta Arsevi 2 yerine 1.5 elle çalışmasına rağmen gayet iyiydi:)

Onları biraz yorduğumuz için sonlara doğru biraz dağılmış gibiydiler, ama en mutlu oldukları anı kayıtlara düşmekte fayda var... Bir ara ikisini kelimenin tam anlamıyla "hopbidi hopbidi" bana doğru gelirlerken gördüm... "Hayırdır?..." diye sorduğumda aldığım cevap yeterliydi:
- Selim Beeey, çok mutluyuzz... Aysun Kayacı'yı yakından gördük, hem kısa boylu, hem de göbeği vaaar!!!

0 comments:

Yorum Gönder