5 Eylül 2007 Çarşamba

Cafe Nar

İstanbul'da sahil yolu üzerinden Arnavutköy'ü geçerek Rumeli Hisarına geldiğinizde yanyana dizili kafeler boy göstermeye başlar. Kiminin adı bilindik, karizması çok, kiminin kalabalığı fazla, huzuru eksiktir... En meşhurlarından birisi olan Sade Cafe'yi geçer geçmez diğerlerinden daha küçük ama sıcacık havasıyla sizi karşılayan "Cafe Nar"ı görürsünüz...
Ortam ev havası gibi, yemekler leziz, ilgi-alaka olağanüstü... Ankara kökenli bir aile işletiyor Cafe Nar'ı. Ama kelimenin tam anlamıyla "işletiyorlar", yemekleri hazırlamaktan servisi yapmaya kadar aile fertlerinin birebir katkısı var... Ailenin küçük kızı sipariş alırken, anneyi servis yaparken görebiliyorsunuz... Ya da soğuk bir kış gününde sesinizin kısık olduğu (ve Ankara'lı olduğunuz!) ortaya çıkınca size tarçınlı, elmalı, ballı o muhteşem içeceği siz sormadan getirip önünüze koyuyorlar...

İstanbullular belki çoktan alıştıkları için farkına varmıyorlar, ama tüm bunlar eşliğinde boğazı izlemenin tadı da dünyada başka hiçbir şeye değişilmiyor... Sonrasında her İstanbul seyahatinize bir "Cafe Nar" ve peynirli menemen eklemek vazgeçilmeziniz oluyor...

Yazı uzun, anafikir tek cümle: Gidin:)

0 comments:

Yorum Gönder