Sosyal Medyada İleti Beğenmenin 15 Altın Kuralı(!)

Doğrudan konuya girelim. Sosyal ortamlarda bir şeyler beğenilirken (“like”lamak!) emin olun akıllardan çok fazla şey geçebiliyor. Hayatın her yanında olduğu gibi burada da hassas dengeler var. “Yok canım!” dediğinizi duydum ama duymazdan geliyorum. Biraz ironiden kimseye zarar gelmez.

Ben “sen” diye anlatıyorum ama lütfen alınganlık yapmayın, sizin değil de, karşınızdaki insanların tanımlandığını düşünün ('bizim bi arkadaş" stayla!). Emin olun bu tiplerden etrafınızda zannettiğinizden de çok var…

Öte yandan lütfen sabırlı olun; bu sefer sosyal medya karakterleri yazımdaki kadar acımasız davranmadım, sonuncu madde tam sizsiniz!

Buyrunuz...

1. Yakın arkadaşın. Biraz alıngan ya da sen öyle olduğunu düşünüyorsun. Sevsen de sevmesen de her paylaştığını otomasyon şeklinde beğenirsin. LIKE!

2. Arkadaşın, ama içinde senin de henüz itiraf edemediğin bir kıskançlık var. Takipçisi daha çok, bir de utanmadan gerçekten güzel şeyler paylaşıyor pis! Kıskançsın, daha ne olsun. NO LIKE!

3. Arkadaşın, sık sık beğenip yorumlar yapıyorsun ama onda böyle bi ukala haller başladı sanki. Bazen esasında tam da onluk paylaşımlarına bile hiç ilgi göstermiyor. Bir süre sonra gıcık oluyorsun ve bırakıyorsun artık. NO LIKE!

4. Eski sevgili. Takip etmiyorsun aslında ama eğer gizli profil değilse her gün girip paylaştıklarına bakıyorsun. Sonuç, zaten sen hiç ortada bile yoksun ki! NO LIKE!

5. Eski sevgili. Kötü bir ilişki geçmişiniz var. Medeni ayrılmışsınız ama hırsını tam alamamışsın, olur olmaz her yerde gözüne batmaya çalışıyorsun. LIKE!

6. Pazarlamaya çalıştığın bir sayfan var. Bir yandan takipçi artırma isteğindesin ama bir yandan da çok insanı takip edip karizmayı zedelemek istemiyorsun. Bazen kendi konunla ilgili, bazen de karşına çıkan her şeyi durmaksızın takiptesin. (Özellikle Instagram). LIKE!

7. Arada beğendiğin şeyler çıkıyor ama iş ya da benzer sebeplerle o saatte Facebook'ta olmaman gerekiyor. Ya da deli bir sevgilin var (Whatsapp “last seen” sendromu). Belki de sürekli sağda solda “ben pek Facebook'a bakmıyorum” havasındasın. O zaman sürekli orada zaman geçirip çok beğendiğin iletilerle karşılaşsan da sonuç açık. NO LIKE!

8. Dikkat çekme derdindesin, hayatın ünlü birileri seni cevaplasın ya da RT'lesin üzerine kurulmuş. Ya da grubun, okulun popüler tipleriyle hep iletişim içinde kanka izlenimi vermek istiyorsun. Mütemadiyen aktifsin. Beğenmek yetmez, yorumlayacaksın da (nys cnm sn meşglsn glb, inş cnm kib bye). LIKE!

9. Aslında düzenli iletişimde olduğun biri var. Normal hayatta yaptığı bir şey canını sıktı fakat farkında değil. Ona, aranızdaki bir şeyden mutsuz olduğunu hissettirmen gerek. Mütemadiyen ortak arkadaşlarınızla yorumlaşıp like'laşıyorsun ama ona dünya üzerinde yokmuş muamelesi yapıyorsun. "N’oldu, sende bir şey mi var" erişimine dek öyle kalacaksın. NO LIKE!

10. Çok acayip karizmatik bir profil çizmişsin. Politik söylemler, ekonomik yorumlar, hayatın anlamını çözmüş, aşmış insansın. Bir arkadaşın kedisi Mırnık'ın pembe patisini koydu. İçin kıpır kıpır ama profil karizmasını düşüremezsin. Yüzünde aptal bir sırıtışla kaldın öyle. NO LIKE!

11. İki uç grubun birleştiği erkeklik zaafındayız. Ya oldukça muhafazakar birisin ya da her geceyi kızlarla dışarıda geçiren oldukça havalı ve karizmatik bir adamsın. Arkadaş listenden biri çok çekici kızlarla dolu ama pornoya kaçan erotiklikte bir klip paylaştı. Dayanamadın, izledin. Bayıldın! Ama şimdi abaza mı desinler sana, yakışmaz. NO LIKE!
(Ama devamı var. Bu tipler genelde "liseli kızın sıranın altında eteği açıldı ve iç çamaşırı yoktu" spam'inin gazına gelip ağzının suyu akarak hemen tıklarlar, virüsü yerler. Ardından hesapları herkese o videoyu otomatik mesaj göndermeye ya da profilinde paylaşmaya başlar. Artık “hesabıma virüs bulaşmış, benden gelen mesajları açmayın” da kurtaramayacak seni. Allah'ın sopası buralarda bir yerde olsa gerek.)

12. Az çok göz önünde bir insansın. Sahne, medya, mekan işleri yapıyorsun ya da internet fenomeni olarak popülersin. Takip ettiğin yerlerde çok beğendiğin şeyler oluyor ama iletişime geçtiğin anda işin kanka muhabbetine çevrildiğini ve bilmemkaç mesajı cevaplasan da bilmemkaç artı birincide durumun "Biz de seni düzgün bir insan sanmıştık, bir cevap bile vermiyorsun!"a döneceğini biliyorsun. Duyguların içinde kaldı, kalsın. NO LIKE!

13. Birini beğeniyorsun ama bir türlü açılamıyorsun, "Seviyorsan git konuş bence" aşamasına geçecek cesaretin yok. Yanında olamasan da aklında kalabilmek için bunu yapmak zorundasın. Mütemadiyen beğeniyorsun, yapacak bir şey yok. LIKE!

14. Bir de özellikle Instagram'da boy gösteren #like4like ve #takipedenitakipederim gibi durumlar var. Bunu klasmana bile sokmaya değmez ama atlamış olmayalım diye yazıyorum. Allah akıl fikir ve lütfen biraz da mantık versin. Geçiniz.

15. Hesabın kitabın yok, özgüveni ve duygusal dengesi yerinde şahane bir insansın. Seversen “LIKE!”, sevmezsen “NO LIKE!”. Oh be. Bu kadar sade, basit, net. Çok nadir bulunan bir türün son örneklerinden birisin, sana hayranız!
Tanışalım mı? ;)

...bu liste burada bitmez muhtemelen...